‘Meram’da bağın, türbe önünde evin’ var mı?

‘Meram bağlarından aştımda geldim,

Boyunu boyuna ölçtüm de geldim’ gibi benzeri sözlerle asırlardır türkülere, hikayelere, manilere, anılara konu olan Konya’nın yeşilliğiyle bilinen Meram ilçesi, Meram Belediye Bakanı Mustafa Kavuş’un turizme yönelik proje ve yatırımlarıylaŞehr-i Müze olmaya başladı.

Meram da;Tavusbaba, Meram Bağları gibi tarihi yaşam alanları yeniden hayata geçerken, yıllar öncesine ait yaşam kültürünü canlandıran Şehir ve Yaşam Kültürü Müzesi Müze Meram da turizm yatırımları halkasına eklendi.

Meram Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Mevlüt Sergül’ün daveti ile Kavuş Başkan ile birlikte‘Hayat’ dediğimiz aynı avlu içindeki bahçeli iki takım Konya evinden oluşanŞehir ve Yaşam Kültürü Müzesini gezdik.

Dede, nine, anne, baba ile gelin ve çocuk odalarının o günlere özgü eserlerle canlandırıldığı müzede neyin amaçlandığı sorumuza karşılık Başkan Kavuş şu açıklamayı yaptı.

‘Burada ilçenin kültürel ve tarihi zenginliğinin sergilenmesinin yanı sıra içeriği, kapsamı ve etkinlikleri ile de misafirler geçmiş zamana yolculuk yapacaklar. İnsanın kendi kültürünü öğrenmesi her yönden zenginleşme anlamı taşır.Kültürünü öğrenmek insanın dünyayı daha iyi anlamasını ve kendisini daha iyi ifade etmesini sağlar. İşte bu en büyük zenginliktir

Bu müze, sadece kendimize yaşanmışlıklarımızı hatırlatmakla kalmayacak, eşsiz, sevgi ve merhamet kültürümüzü gelecek nesillere aktarmamıza vesile olacak, misafirlerimize ‘bizi’ anlatacak.Burada önceliğimiz kadim medeniyet mirasımızın ihyası. Etnografik içerikli olan bu proje, aynı avlu içerisinde karşılıklı konumlanmış iki geleneksel Konya evi ve arkasındaki bağ arazisinde yer alıyor. Meram’ın yeni tarih ve turizm rotası üzerinde bulunan müzede, Meram insanının tüm yaşam dönemlerine dair hemen hemen her şey var.”

Müzeyi gezerken ;Meram’da doğmak, Meram’da çocuk olmak, Meram’da evlenmek, Meram’da Anne-Baba olmak, Meram’da mutfak ve yemekleri, Meram’da bağ-bahçe, Meram’da mevsimler başlıkları altında ilçe insanının toplumsal törenleri ve kültürünün etnografik malzeme ve canlandırmalardan oluşan sergi hemen dikkatinizi çeker.

Müzede, bütün bunların yanı sıra ziyaretçilerin o günleri yaşaması için tandırda ekmek vurma, bağ bozma, şepit açma, Meram sohbetleri ve baranalar gibi etkinliklere de ev sahipliği yapacağını öğrendik.

Hatta, o günlerin yaşantısını, çocukların nasıl büyütüldüğünü, mutfak ve yemek kültürünü, kınadan çetnevire, düğüne kadar neler yapıldığını yani kültürümüze dair ne varsa hepsi rehberler eşliğinde anlatılacak.

Yaşam müzesi gezilirse, gıymalıtandır böreği,Gonya tiridi, gayısı ve üzüm hoşafı ile birlikteun helvası yinmeden olmaz.

Bizde öyle yaptık.

Kavuş başkana turizm yatırımları için ayrıca teşekkür ederek çıktık.