Sarayönü halkına, tatsız ve salgınla geçen bir bayram nedeniyle geçmiş olsun.

Umarım tekrarı yaşanmaz. Fakat şeffaf olamazsak doğru değerlendirme yapamazsak tekrarının yaşanması mümkün.

Geçen yıl Haziran ayında Seydişehir'de binlerce kişi aynı salgını yaşadı ve konuyu meclise kadar taşıdı. Bayramda da ne yazık ki ilçemiz benzer bir salgınla tatsız günler geçirdi.

Benim edindiğim bilgilere göre yaklaşık 3000 civarında bir hasta sayısı var . Bu sayının net olarak neden açıklanmadığını da merak ediyorum. Hatta hastalardan bir bölümünün hastane yoğunluğu yüzünden aynı semptomları taşıyan hastaların kullandığı ilaçları eczanelerden temin edip kullandıklarını biliyorum .

Sarayönü Devlet Hastanesi'ndeki yoğunluk nedeniyle hastaların bir bölümü Kadınhanı Devlet Hastanesi, Konya Selçuklu ve Medova'ya, Farabi ve Beyhekim Devlet Hastanesi gibi dışarıdaki hastanelere başvuruyor tedavilerini orada gerçekleştiriyor.

Bu durum hasta sayısının bilinenden daha yüksek bir rakam olduğunu düşünmemiz neden oluyor.

Tüm sağlıkçılar bilir ki bir salgın durumundan söz ediyorsak öncelikli olarak hızlı bir Koordinasyon Merkezi oluşturmak gerekir. Böyle bir koordinasyon merkezi nerede nasıl oluşturuldu, neler yapıldı? Beni ilgilendiren şey, hasta sayısı bu kadar yüksekken kimin nasıl fotoğraf verdiğinden çok kimin neyi ne kadar düzgün, gecikmeden yaptığıdır.

Her şey şeffaf ortaya çıkar, açıklamalar yapılır birilerine mutlaka teşekkür edilir ama teşekkür etmek için henüz erken.

Birilerine teşekkür etmek gerekiyorsa o gece hastane acilinde çalışan sağlık personeli ve eczaneler benim için teşekkür edilecek listenin başında yer alıyor.

Hastane çalışanlarının bir bölümü de salgın hastalıktan etkilenmiş durumda fakat özveriyle gelen hastalarla ilgileniyor, kendisi hastayken görevini yapmaya çalışıyor.

Şahsım adına günlerce özveriyle çalışan acil çalışanlarına teşekkür ediyorum.

Salgın (epidemi ) bir bölgedeki kişilerde belirli bir zaman aralığında bir hastalığın beklenenden daha fazla görülmesidir.

Başka bir ifadeyle gözlenen vaka sayısının beklenen vaka sayısından yüksek olmasıdır. Böyle bir salgında temel amaç koruma ve kontrol önlemlerinin alınmasıdır. Bunun için salgının kaynağına neden olan yemek, içmek temel neden neyse hızla salgını incelemesi başlatılır bunun içinde hızla bir koordinasyon merkezinin kurulması bulaş yollarının bilgilerinin toplanması laboratuvarda incelenmesi ve sonrasında halka aydınlatmak için sivil toplum kuruluşları ve medyanın kullanılması gerekir.

Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü salgın şüphesi durumunda yapılması gerekenleri kısaca böyle sıralıyor

İlçemizde cevap bekleyen ve kamuoyunun merak ettiği sorulara kendi sorularımı ve düşüncelerimi ilave etmek isterim.

Salgının başlamasıyla müdahale arasında geçen 4-5 saatlik sürede neler yapıldı?

Örneğin Başhekim, Sağlık Grup başkanı, Kaymakam ve Belediye Başkanı saat saat neler yaptı?

Nasıl bir acil durum masası kuruldu kimler eşlik etti? Salgın virütük mü bakteriyel bir salgın mı? Bulaş durumu nasıl analiz edildi neler üstünde duruldu? Bulaşa maruz kalmamak için neler yapılmalı? Yapılması gereken gerekenler ilçe halkına nasıl duyuruldu?

Kim Hangi sorumluluklarını yerine getirdi?

Acil durum masasının kurulması ile nelere karar verildi hangi yiyecek ve içeceklerden numuneler alındı?

Sağlık Bakanlığı bu numuneleri mutlaka tutanaklı ve bir şahit eşliğinde alınmasını istiyor. Numuneleri kim hangi tutanakla, nereden ve kaç numune alındı? Yapılan tahlillerde sonuç ne çıktı ? Bu numuneleri kültür testi yapıldı mı? (bakteri üreme oranına bakıldı mı?

Hala bekleyen tahlil sonuçları var mıdır?

Salgın durumunda Sağlık Grup Başkanlığı ne kadar ivedilikle hareket etti ve il sağlık müdürlüğü nasıl haber edildi ne önlemler alındı?

İlk verilerle, salgın kaç saatte fark edildi ve hastanede yapılan tatiller sonucunda topluma nasıl bir uyarı yapıldı? Bunun için hangi sivil toplum kuruluşları ve medya kullanıldı?

Tabelası bulunmayan çeşme sularının kullanılmaması uyarısı hangi numuneler ve sonuçlar ortaya çıktığı için yapıldı? Bu çeşmelerden alınan numunelerin sonuçları nelerdir.? Bu çeşmeleri uzunca bir süredir halk kullanıyor ,analiz sonuçlarını kamuoyuna açılamak gerekmez mi?

Gıda kaynaklı bir salgından söz ediyorsak bununla ilgili numune alınmış mıdır bu numunenin tahlilleri yapılmış mıdır veya neden yapılmamıştır?

Şu veya bu sebeple KOSKİ tabelası bulunmayan çeşmelerden bu salgın oluşmuşsa halka bu salgının devam etmemesi için gereken uyarı yapılmış mıdır yani sudan kaynaklı salgınlarda bu suya maruz kalmış giysi, tabak, çanak vs yeniden nasıl temizlenmeli bilgi verilmiş midir? Diğer türlü bulaş devam eder. Gereken uyarı halka yapılmış mıdır yoksa hala bulaş devam etmekte midir?

Sarayönü halkının bayramda yaşadığı bu duruma ilişkin tatmin edici bir açıklama yapılacak mıdır?

Bu soruların cevabının verilmesi gerekiyor.

Yetkililerin, Sarayönü halkına salgın başlar başlamaz saat saat yapılanları, bilgi, belge ve tahlil sonuçlarıyla açıklama yapması gerektiğini düşünüyorum.

Sağlıkla kalın.