Azerbaycan’ın Başkenti Bakü de Karabağ’ın kurtuluşu için düzenlenen Zafer Geçidi törenlerini izledik.

Karabağ’ın işgalinde Ermenilerin Azerbaycan Türkü gardaşlarımıza yaptığı mezalim nasıl ciğerimizi yaktıysa, dünkü törenlerdeki iki devlet tek millet ordusunun gösterisi de öyle ciğerimizi serinletti.

Dün ağlamıştık. Bugün güldük.

Allah ordularımıza zeval vermesin.

Bu mutluluğumuzu, Azerbaycan tarihi ve Karabağ’ın işgali dönemlerinde yaşanan acıları sizlerle paylaşacaktım.

Ama kuraklık tehlikesi olduğundan hepimiz dua edelim düşüncesiyle Konya Ovası’nda yağış beklentimizi dile getirmek istedim.

Konya Ovası Türkiye’nin tahıl ambarı olan bilinir. Ama 6 aydır yeterli yağış almadığı için kuraklık alarmı veriyor.

Araziye giden çiftçiler tohumlarda bozulma yaşandığını üzülerek ifade ediyor. Bugüne kadar 31 ilçemizin 28'inde yağış yok, tüm ova alarmda. Böyle giderse 2021'de rekolte kaybı yaşayabiliriz.

2 milyon 200 bin hektarlık bir ekim alanına sahip ovada, yıllık yaklaşık 2,5 milyon ton buğday üretiliyor. Geçen yıl Temmuz-Aralık döneminde metrekareye 80 milimetre yağış düşerken, bu yıl 30 milimetre yağış düştü.

Lafın özü ‘kurak’ bir dönem geçiyor.

Hatta ‘çok kurak bir dönem’ geçiriyoruz.

Karatay Ziraat Odası Başkanı Rifat Kavuneker şöyle bir açıklama yaptı. Bu sadece Karatay’la ilgili olanı. “Tohumlarda yüzde 10 ila 20'lere yakın bozulma başladı. Çünkü yağış olmadığı için çimlenemedi. Yeraltı kuyusu olanlar arazilerini suladı, buğdaylar çimlendi. Onlar kurtardı ama sulanamayan arazilerde çok büyük bir sıkıntı başladı. Konya Ovası'na dış havzalardan, Mavi Tünelimizden su geldi. Ermenek ve diğer 2 tane su tünelimiz var. Bunlar da gelirse bu bölge hızlı bir şekilde suya kavuşur. Diğer taraftan da Kızılırmak'tan Kulu, Cihanbeyli, Altınekin, Sarayönü, Ilgın, Kadınhanı ilçelerinde de hızlı bir şekilde çalışma yapılır, hızlı bir şekilde sulanacak olursa Türkiye'nin boşa akan akarsuları, nehirleri ve gölleri tarımda kullanılırsa ülke sıkıntı çekmez, kıtlık çekmez."

Korona virüs sağlık yatırımlarımızı canlandırdı.

Yaşadığımız kurak dönemde inşallah suya yatırımı canlandırır.

Boşa akan sularımız var.

Yıllardır Konya Ovası’na su gelsin diye yazarız.

Yağışlar yeterli olunca unutur, sonra yine kısık bir sesle de olsa paylaşarız.

Ovada yağış olmayınca rekolte olmuyor.

Kısmi sulu tarım yapan yerler var. Ancak yeraltı suları da iyice sos vermeye başladı.

Durum ciddi. Konut ve işyerlerinde öncelikli olarak sulu tarım yapılan alanlarda ne olur suyu tasarruflu kullanalım. Gün geçtikçe sıkıntı artıyor.

Ama Ovaya suyun gelmesi artık olmazsa olmazımızdır.

Teknoloji her alanda etkili olmuştur. Bu sayede suyun depolama sorunu da yaşanmaz. Kaldı ki ovanın çok yerinde doğal gölet olacak alanlar mevcuttur.

Bu yatırım hem sağlıklı, hem de çok karlı olacaktır.

Dualı bir gün dileğimle hoşça kalın.