Son günlerde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşananları ibretle ve hayretle izliyoruz.

Lafı eğip bükmeye gerek yok.

Kıbrıs Türklerinin Pile’deki arazilerine ulaşımını kolaylaştırmak için insani bir amaçla yapılmakta olan Pile-Yiğitler yolunu Rumlardan önce tarafsız görev yapması için konuşlanan BM Barış Gücü’nün engelleme çabası, asırlardır söylenen batının insani değerleri yoktur sözünün günümüzde de değişmediğini göstermiştir.

Çok ihtiyaçları olunca, Rusya- Ukrayna Savaşı yüzünden Ukrayna limanlarında bekleyen tahılın, oradan çıkarılması için bu BM ve batının Türkiye ye ne kadar viyakladığına şahit oldunuz.

Asırlardır insanlıktan nasibini almayanların bu tavrı görmeyen gözlere, duymayan kulaklara da küpe olsun.

Her halde bundan böyle bunlarıkimse,  demokrasi ve insan hakları savunucusu veya hamisi olarak gösteremez.

İnsani amaçlı 10 kilometrelik bir yol projesine bile tahammül etmiyorlar.

Üstelik bizim topraklarımızda bize küstahlık yapıyorlar.

Bunların hepsinin karakteri bu

İnsanlığı bu

Köle olursanız size sözde demokrat gibi olurlar.

Hatta adil olduklarına inandırmaya çalışırlar

Gerçekte insanların kendi hakları olan rahatça ulaşımları için kısacık bir yola bile izin vermezler

Kıbrıs’ta görev yapan BM Barış Gücü son derece yanlış yapmıştır.

Hata etmiştir.

Rum Kesimi’ni memnun etmeye dönük söz konusu tavrı, bizatihi Kıbrıs’taki varlığını ve itibarını zedelemiştir.

Çünkü insani amaçlı diye Rumlar tarafından Türk arazileri istimlak edilmek suretiyle inşa edilen Larnaka-Dikelya-Ayia Napa ile Pile-Voroklini yol yapımlarına biz izin verdik.BM de ses çıkarmadı.

Hatta çok memnuniyetini gösterdi.

Şimdi Barış Gücü’nün Kıbrıs Türk tarafına karşı takındığı tutum, çifte standart içermektedir ve Barış Gücü’nün tarafsızlığına ağır darbe vurmuştur.

Türk milleti kardeşlerinin yanındadır.

Girne ye denizden girerken bir Anıt görürsünüz.

Benzeri Edirne’dede var.

Anıt diyor ki;  KKTC’nin egemenlik haklarını kimse çiğnemeye kalkamaz.

Kalkarsa bedelini öder ve defolur gider.